Küba’nın büyüleyici atmosferinde, yıllar önce bir dönemin en güçlü narkotik baronu Pablo Escobar'ın avionik dünyasına adım atan bir adamın hikayesinin açığa çıkması, birçok kişinin dikkatini çekiyor. Escobar’ın eski pilotu, dünyanın en tehlikeli işlerinden birinde nasıl yer aldığını ve bunun karşılığında aldığı astronomik maaşı detaylandırarak, herkesi şaşırttı. 20 milyon dolarlık yıllık maaşla bu ilginç pozisyona kabul edilmeden önceki kararsızlıkları, seçiminin arka planındaki hikaye, geçmişin karanlığındaki sırları gözler önüne seriyor.
Pablo Escobar, sadece Kolombiya’nın değil, tüm dünyanın en bilinen uyuşturucu baronlarından biri olarak tarih sahnesinde yer edindi. 1980’ler ve 1990’lar boyunca, Medellín Karteli'nin lideri olan Escobar, çok sayıda suç ile gündeme geldi, fakat onun yönetimindeki hava taşımacılığı da bu göz ardı edilemeyecek büyük bir iş haline geldi. Escobar’ın, büyük miktarda uyuşturucu taşıyan uçaklarına ihtiyaç duyması, özel pilotlara olan talebi artırmıştı. İşte bu noktada, eski pilotun hikayesi başlıyor.
Pilotumuz, yıllar geçtikçe bu riski göze almanın getirilerini düşündüğünde öncelikle bu teklifi neden reddettiğini anlatıyor. "İlk başta, yıllık 20 milyon dolarlık maaş teklifi karşısında tereddüt ettim. İşin ne kadar tehlikeli olduğunu biliyordum ve Escobar'ın etrafında dönüp duran ölümler hiç de hoşuma gitmiyordu. Ama sonunda, beni ikna eden şey birkaç teminattan sonra güvenli bir iş ortamı olacağı hakkında yapılan konuşmalar oldu." şeklinde ifade ediyor.
Uçuş görevlisi, pilotluk mesleğinin yanında başka bir yaşam stili benimsediğini, uçuş sırasında hayatta kalmak için aldığı sıkı önlemlerden ve her gün yaşadığı psikolojik baskılardan bahsediyor. "Saatlerce yakın takibe alındığımızı ve her an uçağın düşme tehlikesinin kapıda olduğunu hissetmek oldukça zordu. Ama bir yandan da yüksek maaşla birlikte gelen yaşam konforu, her şeyi göze almaya değer hale getiriyordu." sözleri, yıllar önce yaşadığı çelişkili duyguları gün yüzüne çıkarıyor.
Pilot, Escobar’ın uçaklarına olduğu gibi, onun etrafındaki hayata da dair bilinmeyenleri aktarıyor. "Sadece uyuşturucu değil, çok sayıda insan hayatı da uçuşun bir yanında asılı duruyordu. Uçaklarımıza havalimanlarında sürekli hükümetin elinden gelen her tehdit var iken, bu durum işimizi daha da riskli bir hale getiriyordu." Pilotun ifade ettiği kadarıyla bu tehlikelere rağmen, Escobar ile çalışmak, yürek çarpması gibi bir deneyim yaşamaktır. Zira, bu tecrübeyle inşa edilen korku ve adrenalinin yanı sıra, üst düzey bir yaşam standardı yaşamak da mümkün hale geliyordu.
Son olarak, pilot, hayatını şekillendiren bu kararın günümüze nasıl yansıdığını dile getiriyor. "Bugün hala bu hayatla ilgili kararlarımı sorguluyorum. Yüksek bir maaşın insanı nasıl etkilediğini gördüm, fakat her zaman bu yaşamın ardında karanlık bir gerçek olduğunu unutmamak gerekiyor." Escobar döneminin sadece lüks değil, aynı zamanda yaşam mücadelesi ile dolu olduğunu özetliyor.
Escobar’ın pilotu, geçmişle yüzleşme ve açıkça itiraf edebilme cesaretine sahip bireyler arasında yer alıyor. Bu ilginç başarı hikayesinin önemli bir parçası olmasının ardında yatan yaşam mücadeleleri, dünya çapındaki birçok bireye ilham vermekte ve geçmişin izlerini taşıyan hikayelerin, günümüz üzerindeki etkisini daha net bir şekilde ortaya koymaktadır.